Okuduğunuz haber
‘KALBİM O VİRAN EVLERE BENZER’ TATAVLA EVLERİ
Anasayfa   /    KÜLTÜR-SANAT    /    ‘KALBİM O VİRAN EVLERE BENZER’ TATAVLA EVLERİ

‘KALBİM O VİRAN EVLERE BENZER’ TATAVLA EVLERİ

Belgesel Fotoğrafçı Sema Kahraman Vurucu, “Tatavla Evleri” projesinde, 1900’lü yılların İstanbul’unda ahşap evleri ve yangınları ile meşhur Tatavla semtinden günümüze kalan ahşap evleri fotoğrafladı.

KÜLTÜR-SANAT      22 Mart 2023 - 06:46     0

‘KALBİM O VİRAN EVLERE BENZER’  TATAVLA EVLERİ

Her sokakta bir başka yıkım, bir başka çöküş. Ruhunu kaybederek betonlaşan Kurtuluş sokaklarında Tatavla evleri can çekişiyor. Belgesel Fotoğrafçı Sema Kahraman Vurucu, “Tatavla Evleri” projesinde, 1900’lü yılların İstanbul’unda ahşap evleri ve yangınları ile meşhur Tatavla semtinden günümüze kalan ahşap evleri fotoğrafladı. Yıldız Teknik Üniversitesi Maçka Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Gazetecilik Alan Şefi olarak görev yapan Sema Kahraman Vurucu, yaşadığı semt Kurtuluş’la ilgili semtin toplumsal ve sosyolojik değişimini ele alan “Tatavla’dan Kurtuluş’a Bir Semtin Değişen Yüzü” ve 1964 Rum Sürgünü’nü anlatan “Belleğin İzleri” fotoğraf projelerinden sonra “Tatavla Evleri” projesine imza attı.

İFSAK Danışmanlarından Nursen Bilgin Kadayıfçıoğlu’nun Walter Benjamin’in “Son Bakışta Aşk” kitabından esinlenerek hazırladığı proje grubunda yer alan belgesel fotoğrafçının odağında 1929 kışında yaşadığı büyük yangınla toplumsal hafızamıza kazınan Tatavla evleri bulunuyor.

1929 yangınından sonra Kurtuluş adını alan semtte, günümüze kadar ulaşan Tatavla evlerinin izini süren Vurucu, yıllar içinde semtin dik yokuşları boyunca uzanan ahşap ev dokusu yerini biçimsiz apartmanlara bıraksa da hala ayakta kalmayı başaran evlere rastlandığını ifade ediyor. 

“Pangaltı, Tepeüstü Sinemköy hattında yok denecek kadar az olsa da Tatavla’nın ana aksının olduğu Aya Dimitri kilisesinin bulunduğu tepenin Yenişehir ve Hacı Ahmet mahallerine inen dik yokuşlarında beklemediğiniz bir anda tarihin tozlu raflarında kalmış siyah beyaz fotoğraf karelerini yansıtan eski Tatavla evlerini görebilirsiniz.” diyor.

Sema Kahraman Vurucu, projeye başladığı gün yaşadığı duyguları şöyle dile getiriyor:

Kış mevsiminde baharı aratmayan güneşli bir gün Tatavla’nın ahşap evlerinin izini sürmek için çıktım sokağa. Akarca yokuşuna gelmeden köşede iki katlı ahşap ev dikkatimi çekti, biraz ilerde caddeyi dik kesen sokağın girişinde başka bir tane daha… Apartmanların arasına sıkışıp kalmışlar. Soğuk beton yığınlarının arasında kaç yıldır ayakta direniyorlar kim bilir. Fotoğraf çekmeye başlayınca meraklı birkaç kişi yaklaştı yanıma, klasik soru, ‘Neyi çekiyorsun abla’. Gözlerimle ahşap evi işaret ettim, belki de her gün önünden geçtikleri evle ilk defa göz teması kurdular.

Sokağın sonundan Akarca yokuşuna çıktım. Bir zamanlar bu yokuşun iki tarafında tamamen ahşap evler diziliymiş. Baklahorani karnavalı için Taksim’den çıkan grupların yürüyüş güzergâhında kalan Akarca’daki evlere, bir gün önceden İstanbul’un başka semtlerinden akrabaları yatılı misafirliğe gelir, ertesi gün karnaval yürüyüşünü camlardan birlikte izlerlermiş. Kim bilir Tatavla’nın meşhur tulumbacıları kaç evi yangından kurtarmış, bu yokuştan aşağı tulumbalarını sallayarak kaç yangına koşmuş.”

KALBİM O VİRAN EVLERE BENZER

Yaklaşık sekiz ay süresince semtin sokaklarında Tatavla evlerini fotoğraflayan Vurucu, yılların yükünü taşımaktan yorulmuşçasına yıkık, dökük halleriyle zamana karşı ayakta durmaya çalışan evlerin kendisine yıllar önce bu semtin bir sokağında yaşayan Ermeni müzik adamı Gomidas Vartabed’in Evsiz isimli gurbet şarkısını hatırlattığını ifade ediyor:

 “Kalbim o viran evlere benzer Mertekleri kırılmış, sütunları yerinden oynamış ve yaban kuşlarının yuva yaptığı ………………………”

Sema Kahraman Vurucu, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“İstanbul’da yaşadığı yılları Pangaltı’ndaki evinde geçiren Vartabed, Tatavla’ya derin bir hüzün enjekte edip suskunluğa bürünerek bu dünyadan göçüp gitmiştir sanki… Semti kuşatan bu hüzün, 6-7 Eylül olaylarında, 1964 sürgününde 20 dolar 20 kilo bavulla doğdukları topraklardan göç edenlerin geride bıraktıkları Tatavla evlerinin üzerini bir perde gibi örtmüş gibidir.  Tatavla evleri, kadim semtin kurucuları kırk yaşında ikinci defa askere alınırken, ellerindeki avuçlarındakine Varlık Vergisi ile el konulurken, 6-7 Eylül’de yıkılıp yağmalanırken, 1964’te bir bavula sığdırılan anılarla ıssızlaşırken bu hüzün yükünü hep taşıdı sırtında.” 

Fotoğrafladığı ahşap evlerin bazılarının kime ait olduğunu semtin tarihiyle ilgili kitaplardan tespit ettiğini kaydeden Sema Kahraman Vurucu, “Yıllar içinde çeşitli nedenlerle terk edip gitmişler evlerini. Madam Afroditi Mihailidis’in bakkal dükkânı, apartmanların arasında sıkışıp kalmış. Kapısı kırık, penceresi kırık, çatısını sarmaşıklar sarmış. İçinde kediler cirit atıyor. Dimitri Saridaki’nin neşeli kahkahaların duvarlarına sindiği üç katlı ahşap evinde çöp toplayıcıları yaşıyor.” diyor.

Sema Kahraman Vurucu, günümüzde terk edilmiş görünümüyle insanın içini sızlatan evlerden birinin de Rum müzisyen Dimitrios Ergen’in yayasına (büyük anne) ait olduğunu belirtiyor. Evin fotoğraflarını sosyal medya hesabından Ergen’e gönderip projeden bahsettiğini, uzun süre cevap alamayınca vefat ettiğini öğrendiğini anlatıyor:

Proje sürecinde beni en çok bu durum etkiledi. Ergen’in çocukluğunda yayasının bahçesinde geniş aile sofraları kurduğu üç katlı ahşap evinin bahçe duvarı yıkılmış. Terk edilmiş görünümüyle insanın içini sızlatıyor. Yıkık bahçe duvarından içeri sızan evsiz Romanların yalnızlığına kucak açıyor.”

Sema Kahraman Vurucu, semtin Yenişehir’e inen eteklerindeki ahşap evlerin inşaat firmalarının iştahını kabarttığını, yıkık duvarlarında “Baba Oğul İnşaat” tabelasına sıklıkla rastladığını aktarıyor.

Ve sözlerini şöyle tamamlıyor: 

“Her sokakta bir başka yıkım, bir başka çöküş. Ruhunu kaybederek betonlaşan Kurtuluş sokaklarında Tatavla evleri can çekişiyor.”

YORUM EKLEYİN

X

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadış, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşaılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her trlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen ziyaretçilere aittir.

X

Habere hi yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.

GÜNÜN MANŞETLERİ

FOTO GALERİ